Cemal SARI İYİ Parti Aydın Milletvekili Aday Adaylığını Açıkladı.

Öncelikle bugün altıncı gününde bulunduğumuz Ramazan ayınızı kutluyor, hayırlara vesile olmasını, hep birlikte sağlık ve huzur içinde bayramına erişmeyi diliyorum. Ülkemiz ve milletimiz 6 Şubat 2023 tarihinde büyük bir deprem yaşadı. Hayatını kaybedenlere rahmet, depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Kısaca Kendimi Tanıtmak İstiyorum.

1965 yılında Trabzon'da doğdum. 1982 yılında Kuşadası'na yerleştim. Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Elektrik Bölümü öğretmenliğini bitirdim. Devamında Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü'nde Yüksek Lisans Eğitimini tamamladım. 1986-1988 yılları arasında Konya Hadim Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümü öğretmeni olarak 2 yıl görev yaptım. Kendi isteğimle öğretmenlikten ayrılarak Kuşadası'nda 1991'de ticarete başladım. 32 yıllık ticari hayatım halen devam ediyor. 1990'lı yılların başından itibaren aktif siyasetin icinde oldum. ilçe yöneticiliği ile 2006-2009 ve 2012- 2015 yılları arası 2 dönem MHP Kuşadası ilçe Başkanlığı yaptım. 2017'de İYİ Parti'nin kuruluş çalışmalarında il düzeyinde yer aldım ve Aydın İl Kurucu Üyesi olarak, oluşan yönetimlerde de görev Başkanı olarak atandım. 31 Mart 2019 Yerel seçimlerinde teşkilatlarımızla birlikte Aydın il ve aldım. 10 Aralık 2018 tarihinde Genel Başkanımız Sayın Meral AKŞENER'in olurlarıyla Aydın il İlçelerinde başarılı bir süreç yönettik. Netice de 2 belediye başkanlığı, 55 ilçe belediye meclis üyeliği ve 12 kişilik Aydın BŞB Meclis grubunu kurduk Sivil Toplum Kuruluşlarında yönetici ve kurucu olarak yer aldım. Türk Ocakları Kuşadası Şubesi'ni 2009 yılında kurduk ve kurucu başkanlığın yaptım. Bu yılarda milli kimliğimiz ve milli kültürümüz konulu birçok toplantı ve seminerler düzenledik.

Değerli hemşehrilerim,

3 Kasım 2002'den beri Türkiye'yi AKP Hükümeti yönetiyor. Seçimlerde "verin yetkiyi, görün etkiyi"dediler. 21 yılın sonunda ülkemizin geldiği nokta ortada. 2007'de milletimiz verdi yetkiyi, bu yetkiyle 2007'de Ergenekon ve 2010'da Balyoz adıyla Türk silahlı Kuvvetlerinin komuta kademelerine operasyonlara başladılar. 2010'da bir referandum yapıldı. HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştiren referandum. O tarihlerde, "yapmayın, bu değişikliği yaparsanız adalet mekanizması içinde olumsuz sonuçları olur, yargı siyasallaşır" dedik. Nihayet milletimiz verdi yetkiyi ve istedikleri oldu, 2010'da verilen bu yetkiyle FETÖ terör örgütünün adli kurumlar içinde kadrolaşma hareketinin önü açıldı ve sonuç 15 Temmuz 2016'da binlerle ifade edilen sayılarda hakim ve savcının ihracına şahit olduk. dediler ve PKK terör örgütüyle pazarlığa oturdular. Güya silahlar susacak, teröristler ülkeyi terk 2009'da açılım sürecini başlattılar. Yine o tarihlerde "yapmayın" dedik. "Analar artık ağlamayacak" edecekti. Sürecin sonunda, teröristlerin ülkeyi terk etmediği gibi, yeni mevziler kazanarak, şehir merkezlerine kadar yerleştiler. Kandil'den gelen teröristler Habur'da törenle karşılandı, çadır Dolmabahçe'de hükümet yetkilileriyle teröristbaşı'nın gönderdiği mutabakat mektubu görüşüldü. mahkemeler kuruldu. 21 Mart Nevruz Bayramı'nda bölücü başının mektupları Diyarbakır'da okundu. Kozmik odaya yapılan operasyon TV kanallarından canlı yayınlandı. Bu sürecin sonucunda, şehirlerimizi yeniden temizlemek için emniyet güçlerimizin vermiş olduğu şanlı mücadele ve bu mücadelede yüzlerce güvenlik mensubumuzun şehadetine şahit olduk. 15 Temmuz 2016'da hain bir darbe girişimi yaşadık. Devletin önemli kurumlarında önemli mevkileri ve mevzileri FETÖ'nün nasıl ele geçirdiğine şahit olduk. Fethullah GÜLEN'le birlikte yol yürüyenlerin gafletine ve ihanetine şahit olduk. Ve nihayet 16 Nisan 2017 referandumunda yürürlülükte ki parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildi. Bu referandumda da bizler, "yapmayın bu sistem ülke yönetimini tek adamlık sistemine götürür" dedik. Ancak, AKP Hükümeti, sistem değişikliğiyle "bütün sıkıntıların son bulacağı, yeni sistemin her derde deva olacağını ve Türkiye'nin uçuşa geçeceğini" vaad ederek milletimizden yetkiyi aldı. Böylelikle TBMM'nin birçok yetkisi Cumhurbaşkanlığına devredildi. Yürütme artık tek bir kişinin yetkisinde, yasama ve yargı da tek kişinin kontrolünde olacaktı. Ve yeni Cumhurbaşkanı aynı zamanda partisinin de Genel Başkanı olacaktı. Yani yeni Cumhurbaşkanı bir taraftan AKP Kuşadası İlçe Teşkilatı'nın sıkıntılarıyla uğraşacak, diğer taraftan ekonomiyi ve dış politikayı yönetip yönlendirecekti. Genel Başkanımızın söylemiyle bir haftada 36 bin imza atan yeni bir Cumhurbaşkanlığı modelimiz vardı.

Sonuç mu?

Sonuç ortada. Tek adam yönetimi milletimizi canından bezdirdi. Kamu yönetimi can çekişiyor. Liyakat ayaklar altında. 6 Şubat'ta yaşadığımız büyük depremde bunu maalesef çok acı bir şekilde gördük. Kızılay ve AFAD gibi gözbebeği kuruluşlarımız, liyakatsiz ehliyetsiz insanlar elinde kuruluşundan bugüne en kötü günlerini yaşadılar.

Sadece liyakat mı yerlerde?

Bakınız, Ankara'nın göbeğinde 30 Aralık 2022 tarihinde, devlet millet sevdalısı bir Anadolu yiğidi Sinan ATEŞ, torbacılara infaz ettirildi. Süreç, faili meçhule doğru gidiyor. Ama Genel Başkanımız Sayın Meral AKŞENER'in sözüdür, İYİ Parti iktidarında yemin olsun ki, ucu kime dayanırsa dayansın bu cinayet aydınlatılacaktır. Yasaklar, yolsuzluklar ve yoksullukları kaldırmayı taahhüt ederek 21 yıl önce iktidara gelen AKP Hükümeti'nde, yasaklar artmış, yolsuzluklar zirveye ulaşmış, yoksulluklar milletin canını acıtmaya başlamıştır. Ekonomik olarak, son iki yılda yaşadıklarımız milletimizi aşırı yormuştur. Bir kilo et 300 TL'ye dayanmış, 1 litre benzin 7,00 TL'den 20 TL'ye ulaşmış, dolar 19 TL'yi aşmıştır. Esnaf ve tüccarımız  aldığı malı yerine koyamaz hale gelmiş, emeklimiz açlığa mahkum edilmiş, çiftçimiz kaderine terk edilmiş, milletimizin tamamı gelen zamlarla inim inim inlemiştir. Seçim dönemlerinde Milli Geliri kişi başına 25 bin dolar yapma sözü veren iktidar, milli geliri 8500 dolara kadar indirmiş onu da adil dağıtamamıştır. Milli gelirden alınan pay şairin dediği gibi olmuştur. Şair diyor ki: "Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul; Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul. Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa" Dolmabahce kümet yetkil temizlem 21 yıldır üst üste seçim kazanarak gelen bir iktidar var. 2017'de İYİ Parti kurulana kadar bu iktidarının değiştirilemeyeceği algısı hakimdi. Cesur bir kadın çıkarak bu iktidarın seçim yoluyla yenilebileceğini gösterdi. İYİ Parti'nin siyasi arenaya girmesiyle birlikte, önce 24 Haziran 2018'de AKP'nin tek başına iktidar gücü, ardından 31 Mart 2019 seçimlerinde AKP'nin can damarı olan İstanbul, Ankara gibi Büyükşehir Belediye Başkanlıkları AKP'nin elinden alındı.
Şimdi, önümüzde 14 Mayıs 2023 tarihinde yine ve yeni bir seçim var. İnanıyorum ki, 2018 ve 2019 yıllarında ki başarılarımız artarak devam edecek ve AKP'nin elinden Cumhurbaşkanlığını ve Hükümet kurma yetkisini devralacağız. erandumunda yürür Milletimizin umut yolculuğu 14 Mayıs'ta İYİ Parti'nin iktidarıyla birlikte taçlanacak ve İYİ Parti'nin iktidarında milletimiz her alanda huzur bulacaktır. Bu vesileyle, 32 yıllık siyasi geçmişimle Aydın ilimize ve Türkiye'mize hizmet için, milletvekilliği aday adaylığımı ilan ediyorum. Gönüllerde olmak ve gönülden destek olmak için yola çıkıyorum. İl ve İlçe Teşkilatlarımıza, Kadın Kolları Teşkilatlarımıza, Gençlik Kolları Başkan ve yöneticilerimize, partimizin fedakar üyelerine ve vefakar dostlarıma güveniyor ve inanıyorum. Teşkilatlarımızın hissiyatına tercüman olmak için yola çıkıyorum. Aydın'ımızı sorunlarıyla biliyor ve tanıyorum. Aydınlı hemşehrilerimizin dertlerini ve siyasetten beklentilerini biliyorum. Aydın'lı hemşehrilerimize ve mensubu olmakla gurur duyduğum aziz Türk Milleti'ne hizmet için yola çıkıyorum.

Genel Başkanımız Sayın Meral AKŞENER'le birlikte tarih yazmak için yola çıkıyorum.
Devletimizin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK'ün bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, kurucu değerleriyle birlikte ilelebet yaşatmak için yola çıkıyorum.