Aydın Barosu Başkan Yrd. Av. Utku Devrim, Tek Bir Kayba Daha Tahammülümüz Yok!!
Türkiye'nin dört bir yanından gelen üzücü haberler, avukatlara yönelik şiddetin hızla arttığını ve mesleğin temsilcilerinin can güvenliğinin ciddi bir şekilde tehdit altında olduğunu gösteriyor.
Son yıllarda Türkiye'de, avukatlara yönelik şiddet olayları maalesef artan bir trend göstermektedir. Bu vahim durum, adaletin savunucularının yaşam hakkının ciddi bir şekilde tehdit altında olduğunu göstermektedir. Birçok avukat, mesleki faaliyetleri sırasında maruz kaldıkları saldırılara dayanmaya çalışırken, bu tehdidin sona erdirilmesi için acil önlemlerin alınması gerekliliği giderek daha belirgin hale gelmektedir.
Özellikle son dönemde yaşanan olaylar, bu vahim durumu açıkça gözler önüne sermektedir. Mesleğin saygıdeğer temsilcilerinden avukat Aydın Barosu Başkan Yardımcısı Av. Utku Devrim Barış ARSLAN'ın ifadeleri, sadece mesleki faaliyetlerini yerine getirdikleri için avukatların hayatlarını kaybettiklerini ortaya koymaktadır. Benzer şekilde, Muğla Barosuna kayıtlı Av. M. Erdal Çam, sadece müvekkili tarafından saldırıya uğramış ve bu trajik olay sonucunda hayatını kaybetmiştir. Adaletin savunucuları, adaletin tesis edilmesi için çalışırken, kendi can güvenliklerini kaybetmektedirler.
Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında yaşanan Av. Servet Bakırtaş'ın ofisindeki katliam, bu endişe verici eğilimin yalnızca bir örneğidir. Benzer şekilde, İstanbul Barosuna kayıtlı genç meslektaşımız Av. Ersin Arslan, görevi sırasında vurularak hayatını kaybetmiş; onu takip eden bir yıl içinde Konya'da Av. Asilcan Tuzcu bıçaklanmış ve gözünü kaybetmiştir. Ankara'da haciz işlemleri esnasında saldırıya uğrayan Av. Savaş Baş ve Av. Necati Çakmak ise yaralanmıştır.
Üzücü bir şekilde, bu liste daha da uzatılabilir. Afyonkarahisar Barosuna kayıtlı Av. Hakkı Cihan Coşkun, sadece mesleki dayanışma kapsamında iştirak ettiği haciz işlemi sırasında saldırıya uğrayarak yaralanmıştır. Bu saldırılar, avukatların yalnızca mesleki faaliyetlerini yerine getirmeleri nedeniyle hedef alındığını göstermektedir. Bu meslektaşlarımızın hayatlarını kaybetmeleri veya yaralanmaları, adaletin savunulmasının tehlikede olduğunun bir göstergesidir.
Avukatlara yönelik şiddetin temel nedenlerinden biri, avukatların mesleki faaliyetlerinin, müvekkil ve savunma hakları ile özdeşleştirilmesi veya savunma hakkının etkin bir şekilde kullanılması için mücadele etmeleridir. Ancak bu saldırılar, sadece avukatlara değil, adaletin kendisine, savunma hakkına ve adil yargılanma ilkesine yöneliktir.
Bu endişe verici durumun daha fazla artmasını önlemek ve avukatlara yönelik şiddeti durdurmak için acil önlemlerin alınması gerekmektedir. Türkiye Barolar Birliği'nin önerileri, bu sorunun çözümüne katkı sağlayabilecek somut adımları içermektedir. Özellikle Meclis Araştırma Komisyonu kurulması ve zorunlu tedbirlerin derhal alınması gerekmektedir.